9 Eylül 2008 Salı

Kanada'ya varis hikayem

Not: Asagidaki gonderi bir yakinima yazilmis bir e-mail baz alinarak yazilmistir. Ilgili kisi konudan haberdardir :)
Not2: Artik isyerimden internete girebiliyorum. Yani nispeten daha cok iletisim kurabilecegim dunyayla. Oley :)
--
Sevgili arkadasim,

Interneti sormussun... Evimize internet tam olarak 14 Eylül Pazar günü gelecek. Yani o gün amcalar gelecek, büyük ihtimal aynı anda internet de gelir. Su an Starbucks'tayız :) yanımda 3 tane AIESEC'li toplantı yapıyor. Resmen internet bulmak için ordan oraya koşuyorum :)

Aktarma olayı şu şekilde gelişti: Bizim uçak İstanbul'dan 1,5 saat geç kalktı. Biliyorsun benim de Chicago'da transit için 95 dakikam vardı. Ama nasıl olduysa THY'nin pilot amcası havada biraz gaza bastı anlaşılan ve biz sadece yarım saat geç kaldık (1,5 saat geç kalmamıza rağmen). Ama o bir saat Chicago'da hiç bir işime yaramadı, çünkü orda pasaport kontrolünden geçiyorsun, sonra valizini alıyorsun, kendin elinle gümrükten geçiriyorsun. Ondan sonra yeniden check in yapıyorsun. Tabii ki benim sadece bunları yapmam 2 saati buldu ve uçağımı kaçırdım. Benim Chicago-Ottawa biletim American Airlines'tandı, oradaki teyze "Bizim bugün Ottawa uçağımız yok" dedi. Ben de "Nası ya?" dedim. Sonra kadın durdu durdu... Bana boarding pass'a benzer bir şey verdi. Sonra sordum ve ortaya cikti ki kadin bana United Airlines için vermiş onu. Eğer bilet varsa beni alabiliyorlarmış. United Airlines kontuarına gittim. Bu arada Chicago havaalanı çok büyük, 5-6 tane terminali var ve birinden diğerine trenle gidiyorsun! İşin kötüsü trene valiz arabasını sokamıyorsun o yüzden o iki dev valizi taşımak zorunda kaldım bazı yerlerde.. Neyse vardım United Airlines'a, Meksikalıya benzer bir amcanın sırasına girdim. Sonra sıra bana gelince benim valizlerin bu havayoluna göre BAYAĞI bir ağır olduğu ortaya çıktı :) Birazcik ABD Dolari vermek zorunda kaldım bu yüzden.. Ama kendime yer bulabildim en azından! Gene şanslı sayılırım çünkü küçük bir uçaktı Chicago-Ottawa uçağım ve sanırım yalnızca 1 boş yer vardı (o boş koltuk da benim yanımdaydı :) ). Uçağa yetişebildim yani sonunda, ama beklenenden 3-4 saat geç gitmiş oldum. Allah'tan beni Ottawa'dan alacak arkadaşa durumu anlatan bir mesaj atmayı akıl edebilmiştim Chicago'da. Elimde kalan 7 kontör de burada işe yaramış oldu. Ottawa'ya indiğimde oranın saatine göre saat 11-12 gibiydi.

Pasaport kontrolünü beklerken telefonum çaldı, açtım. 10 sn boyunca konuşmaya çalıştım biriyle, hiçbir ses duymadım. Sonra bir baktım -16 kontörüm kalmış (Yani şu an Turkcell'e borçlu sayılırım :)) Bu da demek oluyordu ki, eger arkadaslar gelmediyse/beklemediyse, havaalaninda kalakalacaktim. Pasaport kontrolünden geçtim, hemen ardından orada bir ofisten çalışma iznimi aldım. Valizimi beklemeye başladım. Bir tanesi geldi, diğer gelmedi! Bekliyorum bekliyorum, gelmiyor!... Sonra anons geldi: "Chicago uçağından gelen bütün valizler çıkmıştır. Eğer valiziniz gelmediyse lütfen kayıp valiz masasına gelin." Gittim. Uzun bir form doldurdum. Verdim formu. "Kısmet buymuş, çıkar bir yerden" dedim. Sonra tam çıkıyordum, uzakta bir yerlerde büyükçe bir yazı gördüm: "Ağır Bagajlar" gibi bir şey. Altında siyah bir şey var. Gittim, bir baktım benim valiz! :) Hemen attım valiz arabasına :) Sonra gidip kayıp valiz masasına durumu anlattım ve "Acaba beni beklemiş midir arkadaş? Ya gittiyse gelmediyse?" vs diye düşüne düşüne çıktım havaalanından. 3 kişi birden beni karşıladı! Ellerinde kocaman bir kartona yazmışlar: "WELCOME TO CANADA YUNUS!" :))))))))

Havaalanı maceram bu şekildeydi işte sevgili arkadasim.

Saat olayini da sormussun. Saat farkı olarak direk burayı GMT -5:00 olarak düşünebilirsin, yani aramızda 7 saat var (ben daha gerideyim). Kısacası, sizin için orada akşam saat 17:00 iken burada saat 10:00 oluyor.

Kendine iyi bak arkadasim,

Yunus

1 yorum:

Nurseli dedi ki...

canım benim
en çok merak ettiğim konulara cevap oldu .sağol.ama gidişin bayağı bir maceralı olmuş.Neyse sonu çok çok iyi bitmiş.yalnız olmadığını çok iyi biliyorsun.sevgimiz dualarımız hep seninle canım.sevgiler